Fenerbahçe’deki Misina Balık’ın sahibi Suat Yılmaz’ın kısa süre önce Göztepe Parkı’nın hemen karşısında açmış olduğu İtalyan Lokantası Due Forni’deydik. Özenle dekore edilmiş kapalı ve açık alandan oluşan mekanın ön tarafındaki açık alan çok ferah. İçeriye girer girmez ilk dikkatinizi çeken İtalya’dan özel olarak getirtilen iki büyük taş fırın. Due Forni, ismini bu şık fırınlardan alıyor. Türkçe’de “çift fırın” anlamına geliyor. Fırınların hemen yanı başında ise ahşap bir içki barı mevcut.
İstanbul’da pek çok yerde İtalyan mutfağından lezzetler tatmanız mümkün. Hatta artık ağırlıklı olarak İtalyan mutfağından besleniyoruz desek yalan olmaz. Bu sebepten ötürü mekana, “Yine bir İtalyan Lokantası mı açılmış!” diye biraz ön yargılı gittiğimizi kabul ediyoruz.
Menüsünü denediğimizde ise “Mahallenin gerçek İtalyanı” sloganı öne çıkan Due Forni’ye ön yargı ile yaklaşıp haksız yaptığımızı anlıyoruz çünkü oldukça iddialılar. Öncelikle, İtalyan mutfağını hakkıyla temsil etsin diye Due Forni’nin başında gerçek bir İtalyan şef getirmişler. Şef Matteo Bertuletti İstanbul’da hemen hemen her yerde sunulan klasik İtalyan mutfağının; pizza, makarna, risotto ve et yemeklerinin yanına deniz ürünleri ile zenginleştirilmiş bir mönü ortaya çıkartmış.
Türkiye’de gitmiş olduğumuz İtalyan restoranlarında denemiş olduğumuz deniz ürünleri bizi o kadar çok kez hayal kırıklığına uğrattı ki aynı şeyi Due Forni’de yaşamak hiç istemiyoruz. İnsan yine merakına yenik düşüyor ama.. Bu sefer durum farklı çünkü Due Forni’nin arkasında Misina Balık var.
Başlangıç olarak istiridye ve somon fümenin tadına baktık. Deniz ürünlerini çok sevdiğimiz için istiridyeyi limonlu ve şarap sirkeli sos ile hemen mideye indirdik. Ricotta dondurma ile doldurulmuş, roka yaprakları ve kırmızı soğan ile servis edilen somon füme ise çok lezzetliydi. Kesinlikle bizim için bir süpriz oldu.
Sarımsak ve parmesan dolgulu istiridye graten ise bizi mest etti. Midye ile sanat eserleri ortaya çıkaran Belçika restoranı Chez Leon’da daha önce benzerini bayıla bayıla yemiş olduğumuz gratenleri adeta lezzetiyle gölgede bıraktı.
Şarap soslu servis edilen vongole güveç, yani kum midyesi, güzeldi. Belirtirseniz alkolsüz halini de hazırlayabiliyorlar. Malzeme miktarı açısından değerlendirsek oldukça boldu.
Mekanın spesiyallerinden “Due Forni Güveç” denedik. Fiyatı 55₺. Pizza hamurundan hazırlanan pidenin altında yok yok! Domates ve şarap soslu karides, siyah midye, iç midye, vongole ve yengeç var. Taze baharatlar, sarımsak ve chili biber ise lezzete lezzete katmış. Suyunu da kaşıklamayı unutmayın. Tercihe göre önceden belirtirseniz bu yemeği alkol kullanmadan da hazırlayabiliyorlar. Günlük ürünlerle hazırladıkları için her zaman bulmanız mümkün olmayabilir. Gitmeden önce mekandan bilgi almanızı öneririz. Bu yemeğin videosunu izlemek için instagram sayfamıza ait linke tıklayabilirsiniz. https://instagram.com/p/7xyjXhn1xj/?taken-by=bugunneyesem