Lezzet peşindeki yolculuğumuz ülke sınırlarını aştı! “Bugün Ne Yesem?” ekibinden Yiğit Özer, Fransa’nın başkenti Paris’ten lezzet duraklarını bildiriyor.
1) Hard Rock Cafe
Gerek göz kamaştıran ambiyansı gerekse ağız sulandıran yemekleri ile Hard Rock Cafe dünyanın tüm büyük şehirlerinde bizleri karşılıyor. Bu durumda haliyle ekip olarak ilk durağımız oluyor. Türkiye’de servisi oldukça sınırlı olan domuz etinin envai çeşit şekilde sunulduğunu söyleyebiliriz. Bir klasik olan Hickory Smoked BBQ Ribs oldukça tatmin edici. Mükemmel yumuşaklıkta ve özel barbekü sosuna bulanmış olarak gelen domuz kaburgalarını ayırmakta ve etin lezzetine varmakta hiç zorluk çekmeyeceksiniz zira pişirilme yöntemleri itibariyle et kolayca kemikten ayrılıyor. Biz dayanamayıp üzerinde bacon dilimleri olmasını rica ettik ve bizi kırmadılar. Yan ürün olarak gelen tatlı Meksika fasulyesi, sotelenmiş soğan ve coleslaw ise olmazsa olmaz değil.
Domuz yerine dana eti tercih etmek isteyenler için ise lezzet konusunda hiç de geri kalmayan Rib-Eye Steak’i önerebiliriz. Üzerinde otlu ve sarımsaklı krem peyniri ile servis edilen bu antrikot dilimi sizi dünyadan uzaklaştırıp lezzet aleminde bir yolculuğa çıkarmaya aday!
14 Boulevard Montmartre, 75009 Paris, Fransa
+33 1 53 24 60 00
2) Chez Leon
Evet; et, tavuk, balık, pizza.. Bunlara alıştık. Ya alışmadığımız lezzetleri denemek? İşte tam bu dürtüyle midye ile sanat eserleri ortaya çıkaran Belçika restoranı Chez Leon’a geldik. Paris’te bir çok şubesi bulunan bu restorantta menü ile karşı karşıya kaldığımızda karar verme sürecimiz bir hayli uzun sürdü. Dolma ve tavadan ileri gidememiş olduğumuza hayret ettik. Oldukça geniz bir yelpaze sunan menüden ilk tercihimiz “Les moules au Roquefort AOP” oldu. Buharda pişen ve eritilmiş rokfor peyniri ile lezzetlendiren bir tencere dolusu midye ile karşılaşmak ise paha biçilemez oldu! Peynir midyenin suyu ile birlikte tencerenin dibinde biriktiği için ilk yediğiniz bir kaç midyede hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz ancak yemeye devam ettikçe oldukça yoğun bir lezzet serüveni sizleri bekliyor.
Bir diğer seçimimiz ise “La gratinée de moules a l’Escargot” oldu. Bu kez fırında sarımsak ve parmesan ile pişirilmiş midyeler karşıladı bizi. Oldukça lezzetli bulduğumuz bu tabağı ağzınız sulanarak izlediğinizi görür gibiyiz. Ancak bir uyarı: bu yemek oldukça tuzlu olduğundan bol bol suyunuz olduğundan emin olun.
8 Place de la République Paris, Fransa
+33 1 43 38 28 69
3) Le Colbert
Saint-Germain mahallesinde küçük bir fondü resorantındayız. Oldukça eski ancak sıcak ve sevimli olan mekanda aşağı yukarı tüm menü fondüden oluşuyor. Seçenekler ise genellikle ekmek haricinde peynire daldırmak için alternatiflerden oluşuyor. Tercihimizi “Fondue aux 3 Fromage” dan yana kullanıyoruz. 3 çeşit eritilmiş peynirden oluşan bu fondü yanında haşlanmış patates ve bir kaç dilim şarküteri ile servis ediliyor. Lezzet ortalamayı geçemiyor ancak yine de denenmesi gerekir diye düşünüyoruz. Fransa’da peynir içeren her şey harika oluyor malum.
9 Rue de La Harpe (Rue Saint-Séverin), 75005 Paris, Fransa
+33 1 46 34 81 95
4) Amorino
Tüm gün Paris sokaklarında dolaşıp değişik lezzetleri denedikten sonra otel yolunda mutlaka uğradığımız durağımız: Amorino. İstisnasız her gece burada bulduk kendimizi. Benim diyen dondurmacıları cebinden çıkarak ve sıcak mekan bu zaman kadar yediğimiz en lezzetli dondurmaları sunuyor. Gerek çiçek şeklindeki sunuşu gerekse zengin çeşit yelpazesiyle bizi kendine bağlayan Amorino ölmeden mutlaka denenecek lezzetler listesinde yerini alıyor bize göre. Tavsiyemiz mi? Noisettes (fındıklı). Dondurmanın fındıktan yapıldığını değil de fındığın bu dondurmadan elde edildiğine inanabilirsiniz.
6 Rue du Faubourg Montmartre 75009 Paris