Ruhumun özgür yanıdır yolda olmak, yollara vurmak. Hele bir de yolun sonu üzüm bağlarına çıkıyorsa! Değmeyin keyfime! Bu anlamda yolculuklarımın en özelleri de İstanbul çıkışlı Manisa seyahatleri… Gölmarmara’dan Salihli yönünde uçsuz bucaksız Lidya ovası. Sağlı sollu, irili ufaklı yükselen tümülüsler, sıra sıra dizilmiş asmalar ve zeytin ağaçları… Yolcuklarımın en güzel eşlikçileri.
Bu sefer rotamda Alaşehir var. Mey|Diageo Alaşehir rakı üretim tesisi içindeki Türkiye’nin ilk rakı inovasyon merkezi Alaşehir Deneyim Merkezi‘ni gezeceğiz. Ben her zamanki gibi hazırım. Sen de hazırsan üzüm peşinden anasonun izini sürerek yeni bir yolculuğa çıkalım!
Gözün Alabildiğine Uzanan Bağlar
Alaşehir-Sarıgöl üzerinden Denizli’ye uzanan ilk seyahatimi anımsıyorum. Hayran olduğum sıra sıra asmalardan oluşan bağların yarattığı adeta sonsuz bir denizin içinden ilerliyor gibi hissetmiştim. Manisa, sahip olduğu bağ alanları ile Ege bölgesinin üzüm üretiminin yarısına yakınını tek başına üstleniyor ve bu konuda özellikle Alaşehir ilçesi çok önemli bir konuma sahip. Türkiye’nin üzüm üretimi konusunda da söz sahibi olan bereketli Manisa ovasında bağ alanlarının %90’ında çekirdeksiz sultaniye üzüm yetiştiriciliği yapılarak dünyada kuru üzüm ihracatında ülkemizi birinci sırada taşıyor.
Kesilen üzümler, ovadaki kurutma alanlarına seriliyor. Üzümlerin daha hızlı kurumaları ve arzu edilen sarı rengini korumaları için potasılı su ismi verilen potasyum karbonatlı su ile işlem görmesinden sonra metrelerce uzunluktaki sergilerde kurutma mesaisi başlıyor. Güneş altında sarı renkten kahverengiye doğru dönen üzümler, karayolunu kullanan sürücü ve yolcular tarafından da ilgiyle izleniyor. Bölgede kimi üzüm üreticileri, üzümlerin olgunlaşmaya başladığı zaman asmaların üzerini “kanaviçe” denilen beyaz naylonlarla örterek üzümün olgunlaşmasını geciktiriyor hem de üzümleri sağanak ve dolu yağışı gibi doğal afetlerden koruyor. Örtü altında üzümler Kasım hatta Aralık ayına kadar kalitesinden ödün vermeden kalabiliyor.
Rakının İnovasyon Merkezi: Yenilikhane
Şimdi odağımızı üzümün rakıya dönüştüğü anason kokulu hikayesine çeviriyoruz. 1995’te Tekel için kurulan Alaşehir suma fabrikası günümüzde Mey|Diageo bünyesinde Türkiye’nin en büyük rakı üretim tesisi olarak faaliyet gösteriyor. Alaşehir rakı üretim tesisi üzümün anasona kavuştuğu önemli bir coğrafyada konumlanıyor. Rakı üretiminde ağırlıklı olarak sultaniye üzümlerinin kullanılması, anasonun Alaşehir‘e çok yakın mesafede Burdur-Denizli hattında yetişiyor olması tesisin konumunun bilinçli bir tercih olduğunu gösteriyor. Denizli’nin Acıpayam ilçesinde Mey|Diageo‘nun anason işleme tesisinin de bulunması hammadde tedariği için ekstra avantajlı bir durum sunuyor. Tesis içerisinde rakıyı geleceğe taşıyacak olan Ar-Ge çalışmalarının yürütüldüğü Yenilikhane‘de 500 litrelik iki adet minik imbik yer alıyor. Bu imbikler, Mey|Diageo‘nun rakı kategorisinde kalite denetiminden ve inovasyon çalışmalarından sorumlu ekip liderleri Koray Özcan ve Duygu Beypınar’ın annelerine ait olan Saadet ve Reyhan isimlerini taşıyor. Kraft rakı reçeteleri, Saadet ve Reyhan’da yapılan denemelerle hayata geçiriliyor.
Alaşehir Deneyim Merkezi
Rakının kalbine yaptığımız gezide bize rehberlik yapan çok sevgili Ayça Budak ve Alaşehir rakı üretim tesisinin kıdemli rakı üretim mühendisi Süheyla Kale. Rakı’nın üretim aşamaları öğrenmek üzere “Üzüm ve Anasonun Yolculuğu” ile tura başlıyoruz. Rakı’yı oluşturan yaş üzüm, kuru üzüm ve anason tohumu gibi ana malzemelerin kokularını deneyimledikten sonra güçlü dijital unsurlarla desteklenen damıtma tesis modeli üzerinden rakının tüm sürecini Mey|Diageo ekibinden dinliyoruz. Her detayın özenle düşünülerek tasarlandığı Alaşehir Deneyim Merkezi, ziyaretçilerine sürükleyici bir deneyimin parçası olmayı sunuyor. Tabii ki Ayça Budak ve Süheyla Kale’nin antatımlarının da bu konudaki rolü çok büyük. Alaşehir Deneyim Merkezi‘ne ilişkin detayları linkten izleyebilirsiniz.
Kuşakların Ortak Emeği
Tekel’in özelliştirme sonrası Tekirdağ Rakı Fabrikası‘nın 2017 senesinde 86 yıllık geçmişinin noktalanarak rakı üretiminin Alaşehir‘e taşınması ile beraber geçmişten bu güne adeta damıtılarak gelen rakı üretim tecrübesinin önemli temsilcileri de unutulmamış. “Ustalar Holü” adı verilen alanda Mey|Diageo devraldığı zengin mirası temsil eden bir döneme Alaşehir Deneyim Merkezi‘nde fotograflarla ışık tutarken beraberinde rakı ustalarına karşı saygı duruşunu da sergiliyor. Bu noktada bizi Tekel döneminde Tekirdağ Rakı Fabrikası‘nda çalışmış olan Özkan Limon karşılıyor. Alaşehir rakı üretim tesisinde çalışma hayatını sürdüren Özkan usta, 34 yıllık rakı üretim tecrübesini yeni nesillere aktarmaya ve sektöre yeni ustalar yetiştirmeye devam ediyor. Üzümün rakıya dönüştüğü anason ile yolculuğunun peşinden tutkuyla ilerleyen ve rakının serüvenine yön veren herkese şapka çıkararak bizi bekleyen sürprizleri bilmeden Özkan ustadan ayrılıyoruz.
Adı Gibi Yenilikhane
Türkiye’de ilk kraft rakılarının reçetelerinin çıktığı Yenilikhane, Mey|Diageo‘nun arşivine katılan Refik Anadol’un 5 milyon fotograftan oluşan yenilikçi dijital sanat eserine ev sahipliği yapıyor. “Makineler, sosyal ağlar, etrafımızdaki her şey veri kaydediyor. Peki bizler bunun farkında mıyız?” diyerek farkındalık yaratmaya çalışan Refik Anadol’a Yenilikhane projesi anlatılınca rakı da toplumumuzun hafızası malum.. Rakıya adanmış bu eser hemen Alaşehir Deneyim Merkezi‘nde kendi yerini bulmuş. 13 dk 50 sn süren eseri görür görmez “bu fabrikada çalışanlar ne kadar şanslı” diye belirterek tadım odasına doğru yol alıyoruz.
Rakının Duyusal Çemberi
Alaşehir Deneyim Merkezi‘nin tadım alanında sektör profesyonellerine yönelik gerçekleştirilen eğitimlerde video mapping teknolojisi kullanılarak tadılan her ürünün öne çıkan aroma profili ve özellikleri dijital masaya yansıtılıyor. Eşsiz bir tadım deneyimi sunan bu alanın atmosferinin tamamlayan en önemli ayrıntı Rakı Duyusal Çemberi. Bilimsel çalışmalara değer veren ve bu noktada üniversitelerle ortak projeler yürüten Mey|Diageo, rakı için yapılan en kapsamlı çalışmalardan biri olan rakının aromatik dünyasının ve duyusal çemberinin tanımlanmasında büyük katkısı var. Mey|Diageo ve Çukurova Üniversitesi Gıda Mühendisliği iş birliği ile yürütülen çalışma bilimsel bir makale olarak Foods dergisinde yayınlarak uluslararası literatüre girdi. Rakı için ortak bir duyusal sözlük oluşmasına imkan tanıyan bu çalışmanın detaylarına linkten ulaşabilirsiniz.
Kuşakların Ortak Tadı
Alaşehir Deneyim Merkezi‘ndeki gezinin finali adeta zaman tünelinde bir gezintiye davet ediyor ziyaretçilerini.. Bu holde, Tekel tarafından piyasaya çıkarılan ve Mey|Diageo tarafından üretilmeye devam edilen rakı şişelerinin sergilendiği marka duvarı yer alıyor. Devlet eliyle üretilen ve halka inen ilk rakı olan Yeni Rakı’nın şişelerinin zamanla olan değişiminin sıralandığı alan en sevdiğim ayrıntılardan. Sevgili Ayça Budak zaman içinde defalarca etiketi değişen Yeni Rakı’dan bahsederken çok önemli bir detayı dile getiriyor:
“Yeni Rakı’nın şişesinin üzerinde Zeki Müren’in mikrofonu vardır, Neşet Ertaş’ın bağlaması, Tomris Uyar ve Turgut Uyar’ın kağıdı ve kalemi vardır veya siz hangi şair yazarı seviyorsanız onun ve halk vardır. Bugün hangi Yeşilçam filmini izlesek, hangi kitabı okusak, hangi şiiri okusak, altından bir yerden Yeni Rakı çıkabiliyor. O yüzden bizim için yeri çok ayrı.”
Yeni Yolculuk
Yazıyı bitirirken Mey|Diageo ekibinden başta Ayça Budak olmak üzere bana “yeni bir yolculuğun” kapılarını araladıkları için teşekkür etmek istiyorum. Geçmişin mirasını yenileyerek rakıyı geleceğe taşımak için tutku ile çalışan tüm Mey|Diageo ekibini gönülden kutlarım.