Ülker’in satın aldığı dünyanın en ünlü premium çikolata markası olan Godiva‘nın Nişantaşı’ndaki şubesinde çok keyifli bir etkinliğe katıldık. Godiva Türkiye Eğitim Uzmanından Godiva hikayesini öğrendiğimiz bu etkinlikte çikolata tadımının da yapıldığı bir eğitim gerçekleştirildi.

“Godiva” denince aklınıza ne geliyor? Bizim aklımıza ilk olarak marka ile özdeşleşen çikolata kaplı çilek ve muz-çilek şiş geliyor.

Brüksel’de doğan ve Draps Ailesi tarafından 1926 yılında kurulan ünlü Belçika markası Godiva, ilk mağazasını halen aynı yerde duran “Grand Palace” sokağında açmış. Godiva ismi ise yüzyıllar önce yaşamış, güzelliği ve cömertliği ile insanların dikkatini çeken Lady Godiva‘dan geliyor. Kocası Lord Leofric ise Lady Godiva’nın aksine; krallığının getirdiği gücü kötüye kullanan, kendi dünyasında yaşayan ve halkına karşı iyi davranmayan bir hükümdardır. Bir gün kocası ülkeye ağır vergiler getirdiğinde, Lady Godiva kocasından hemen vergilerin kaldırılmasını ister. Eğer Lady Godiva, şehrin sokaklarını çıplak bir şekilde gezerken halk sokağa çıkmaz ve ona bakmaz ise kocası vergileri kaldıracağını söyler. Halkı için bu öneriyi kabul eden Lady Godiva, atın üzerinde tüm şehri çıplak gezmeye başlar. Halk bu süre boyunca tüm perdelerini ve kepenklerini kapatır. Lady Godiva’nın yolculuğu bitene kadar tek bir kişi bile ona bakmaz. Ve Lord Leofric, söz verdiği gibi vergileri kaldırır.

Kakao çekirdeğinin hikayesini ve çikolata yapım teknikleri hakkında kısa bir bilgi aldıktan sonra sıra geliyor Godiva’nın çikolatalarını tatmaya.. Çikolata tabağında görmüş olduğunuz en soldaki “Truffe Traditionnelle” adını verdikleri trüf Belçika’daki ilk Godiva mağazasının açılışından bir klasik… Bitter ve sütlü çikolatanın buluştuğu kremsi dolgulu klasik bir çikolatalı truffe. Hemen yanında yer alan “Ecusson” adlı ikonik Belçika sembolü olan aslanın süslediği sütlü çikolata içerisinde akışan bir karamel mevcut. “Coeur Noir” isimli bitter çikolatası ise hemen kalp şekli ile dikkat çekiyor. Bitter çikolata ile ipeksi bitter ganajın buluşması olmuş.

‘Rüzgar Gibi Geçti Filmi’nin galası için hazırlanan, Scarlett O’Hara’nın şapkasındaki ünlü tüyden esinlenerek ve elle dekore edilen “Signature Lait Cafe” isimli sütlü çikolatasının içerisinde sizi bir kahveli ganaj bekliyor. “Lady Lait”, Lady Godiva figürlü içerisinde elma ve tarçınlı sütlü çikolata kreması bulunan sütlü çikolata. En sonuncusu yani “Truffe Creme Brulee”; esmer şeker ile süslenmiş beyaz çikolata içerisinde, bitter çikolata katmanı altında gizli Creme Brule tatlısından esinlenerek hazırlanmış. Karamelize vanilya ve sütlü çikolata krema dolgusu mevcut.

Çikolata tadımından sonra sıra geldi en keyifli kısım olan dipping aktivitesine! Öncelikle dipping işleminin püf noktalarını işin uzmanından görerek öğreniyoruz. “Dipping” diye tabir ettiğimiz aslında daldırma işlemi. Öncelikle çikolata kaplı çilek ve muz şiş hazırlamasını görüyoruz.

İşin en zor kısmı burası. Çatalın şişe olan mesafesi ve elinizin hızı çok önemli. Açıkçası ilk denemede baya bir zorlandık.

Çilekleri çikolataya daldırıp çıkartmak kesinlikle daha kolay. Çilekleri çikolata ile kapladıktan sonra fındık parçaları, çikolata kaplı pirinç patlakları veya çikolata parçaları ile süsledik. Sonuç oldukça iştah kabartıyordu.

Bu arada Godiva yetkililerine servis edilen çileklerin önceden yıkanıp yıkanmadığını sorduk. Çileklerin tümü önceden özel havuzlarda yıkanıp daha sonra kurulanıyormuş.

Hazırladığımız her şeyi bir müddet çikolataların donması için beklettik. Çikolatalar donar donmaz ise en beklediğimiz an geliyor. Artık her şeyi mideye indirebiliriz.

Yanına olmazsa olmazımız olan Türk kahvesi siparişi veriyoruz. Biraz sohbetten sonra çikolata ve duyu temalı diğer bilgilendirici konuşmayı dinlemeye konuluyoruz.

İçerisinde herhangi bir dolgu bulunmayan birbirinden farklı kakao oranına sahip 5 adet çikolatayı en az kakao oranına sahip olanından en çok kakao oranına sahip olana doğru sırasıyla tatmaya başladık. Bir tadımda en önemli unsur beş duyunun aynı anda kullanılabilmesi.

Çikolataya baktığımızda parlak mı veya beyaz bir tabakayla mı kaplı bunları görerek anlıyoruz. Koklama ile tatma duyusu ise birbirine yakın olmalı. Duyma duyusu ile de çikolatayı kırarak çikolatanın içerisindeki kakao oranı hakkında fikir sahibi olabiliyoruz. Kakao oranı yüksek çikolatayı kırdığımız zaman az kakaolu olana nazaran daha tok bir ses çıkıyor.

Bu keyifli etkinlik için Godiva yetkililerine çok teşekkür ediyoruz. Sayelerinde çok keyif aldık ve çikolata ile kendimizi bol bol şımarttık.